Bilim kurgu, korku ve komedi severlerin muhakkak izlemesi gereken filmlerin içerisinde Re-Animator serisi geliyor. H.P Lovecraft’ ın para kazanmak adına arkadaşının dergisi için yazdığı kısa hikâye sinemaya uyarlanarak kült filmler arasındaki yerini de alıyor. Lovecraft’ ı ve yazdıklarını en iyi anlayan yönetmen olan Stuart Gordon hikayeye sadık kalarak Re-Animator filmini sinemaya kazandırıyor. İlk baktığınızda Frankenstein’ ı andırsa da aşk, korku, komedi ve vahşetin bir arada yoğrulmasıyla izleyicide hem muazzam hem gerici bir his bırakıyor. Lovecraft’ ın hikayesini Frankestein ile dalga geçmek için yazdığı düşünülürse filmin ilk bakışta bu izlenimi yaratması pek de şaşırtıcı değil aslında. Filmimizin ana karakterleri Herbert West (Jeffery Combs) ve Dan Cain (Bruce Abbott). Herbert West adını bilim dünyasına yazdırmak isteyen genç bir tıp öğrencisi; Dan Cain ise West’ in hem ev arkadaşı hem de geleceği parlak bir tıp öğrencisi. West kendisini serinin üç filminde de öle...
Pozitif Olmak
Stresli , yoğun , zor , eleştiri dolu bir hayat yaşıyoruz. Etrafımız negatif enerji ile dolu. Herkes kendine ben merkezli bir hayat seçmiş , birine güvenebilirsek kendimizi şanslı hissediyoruz. Bu durumda gel de pozitif düşün.
Peki , pozitif düşünebilmek mümkün mü? Bence , evet. Hayatımızdaki küçük mutluluklardan zevk alabiliriz. Aslında düşündüğümüzde bizi biz yapan , bize yaşama sevinci veren bu küçük mutluluklarımız. Sevdiklerimizle geçirdiğimiz anlar yada kitap okurken aldığımız keyif gibi.
Pozitif olmanın bir diğer yolu ise geçmişimizle savaşmayı bırakmak. Geçmiş dünde kaldı , bugün ise bize verilen bir hediye. Özgürleşmek ve mutlu olmak istiyorsak geçmişimizdeki kötü anılarımızla barışmalıyız. Barışmalıyız diyorum çünkü barışmakla , unutmak arasında büyük bir fark var. Ne yaşadığımızı unutabiliriz ama ne hissettiğimizi asla unutmayız. Bu yüzden geçmişinizle barışın derim ben. Ancak bu şekilde hayatınıza yeni tatlar katıp , mutlu şekilde yaşayabilirsiniz.
Stresli , yoğun , zor , eleştiri dolu bir hayat yaşıyoruz. Etrafımız negatif enerji ile dolu. Herkes kendine ben merkezli bir hayat seçmiş , birine güvenebilirsek kendimizi şanslı hissediyoruz. Bu durumda gel de pozitif düşün.
Peki , pozitif düşünebilmek mümkün mü? Bence , evet. Hayatımızdaki küçük mutluluklardan zevk alabiliriz. Aslında düşündüğümüzde bizi biz yapan , bize yaşama sevinci veren bu küçük mutluluklarımız. Sevdiklerimizle geçirdiğimiz anlar yada kitap okurken aldığımız keyif gibi.
Pozitif olmanın bir diğer yolu ise geçmişimizle savaşmayı bırakmak. Geçmiş dünde kaldı , bugün ise bize verilen bir hediye. Özgürleşmek ve mutlu olmak istiyorsak geçmişimizdeki kötü anılarımızla barışmalıyız. Barışmalıyız diyorum çünkü barışmakla , unutmak arasında büyük bir fark var. Ne yaşadığımızı unutabiliriz ama ne hissettiğimizi asla unutmayız. Bu yüzden geçmişinizle barışın derim ben. Ancak bu şekilde hayatınıza yeni tatlar katıp , mutlu şekilde yaşayabilirsiniz.
Yorumlar
Yorum Gönder